Bu yazıyı, Selcan TAŞÇI HAMŞİOĞLU’nun 28 Aralık 2019 tarihli Yeniçağ Gazetesi’ndeki
“Hangi ölçüye göre adalet(!)” başlıklı yazısında esinlenerek yazdım.
“Güvenemem Servetime Malıma
Ümidim Yok Bugün İle Yarına
Toprak Beni De Basacak Bağrına
Adaletin Bu Mu Dünya
Ne Yar Verdin Ne Mal Dünya
Kötülerinsin Sen Dünya
İyileri Öldüren Dünya”
Ali Ercan,1970’li yıllarda bu türküyle hem soruyor hem sitem ediyordu.
Sonraları çeşitli sanatçılar yorumlamıştır ama kulağımda o ilk söylenişin tınısı var.
48 yıl olmuş!
Ve hala aynı soruyu soruyoruz?
“Adaletin bu mu dünya? ”
Soruyoruz dedimse herkes değil ha!
Eee herkes sormayınca da herkes için adalet farklı oluyor demek ki!
Mesela, kandırıldığını, aldatıldığını söyleyenlerin bile içten içe sorgulamaya başladıkları yıllarda,
"Değişim ve yeniden kuruluş sürecinin sivil alandaki en önemli gücü Hizmet'tir… Yaşanan bütün gündelik nefs ve iktidar kavgaları gider geriye yukarıda anlattığımız o gerçek tablo kalır",
"Ergenekon'un yargılanabilmesi Fethullah Gülen ve Hizmet sayesinde oldu. Bunu inkar eden alçaktır", "Cemaatçi emniyetçiler, savcılar tarihe altın harflerle geçti",
"Hizmet erlerinin devlet kademelerinde görev alması anaların ak sütü gibi haklarıdır", "Gülenciler devlete sızarken takiyye yapmakta haklıydılar. Bu meşrudur" diye
yazan Rasim Ozan Kütahyalı, "FETÖ"den yargılandı mı? Hayır!
Bir ara hakkında soruşturma iddiası çıktı sonra hooop konu kapandı.
"Gülen cemaatinin üyeleri Güneydoğu'da da fedakârca çalışıyor" diye övgüler düzen Emre Aköz, "FETÖ"den yargılandı mı? Hayır!
***
Fethullah Gülen ve cemaatinin devlet içinde örgütlendiği yolundaki iddialara karşı çıkarak Gülen'i savunmak için yazı dizisi kaleme alan ve bu diziyi "Sosyo-politik bir gerçek olarak Hocaefendi Sendromu" diye kitaplaştıran Mehmet Barlas, FETÖ"den yargılandı mı? Hayır!.
İzmirli gazetecilerin, Pensilvanya'ya, "FETÖ" denilen yapının "lideri"ne ziyaretini organize ettiği söylenen, Gülen'le Pensilvanya'da fotoğrafı bulunan Şebnem Bursalı, "FETÖ"den yargılandı mı? Hayır!
Kumpasçı emniyetçileri, savcıları, hakimleri 'Fethullahçı suç örgütü' olarak, Fethullah Gülen'i de bu örgütün bir numarası olarak görenleri "Ucu Fethullah Gülen'e uzanacak çok büyük bir operasyonunun hayallerini kuran, çıldırmış, azgın azınlık" olarak tanımlayan, devlete demediğini bırakmayan Nagehan Alçı, "FETÖ"den yargılandı mı? Hayır!
"Zaman gazetesinde çalışmışlığım var. Son yıllarda yazıişleri toplantısına katılmışlığım...Ergenekon soruşturmasında Gülen parmağı var ise, gerek o toplantılarda gerek koridorlarda "bizim emniyetteki çocuklar da amma iyi iş çıkardı keh keh" türü bir galibiyetin tınısına bir kez olsun rastlamam gerekirdi diye düşünüyorum. Ama hiç böyle bir şey olmadı" diye yazan Nihal Bengisu Karaca FETÖ'den yargılandı mı? Hayır!
Üstelik de “Akil” yapılarak ödüllendilmedi mi?
(Gülen için) "Kendisine saygı duyarım. Bağlılarını severim. Ki, aralarında dostlarım ve arkadaşlarım var…" yazan Ahmet Kekeç, "FETÖ'den yargılandı mı?
Dershane krizi sırasında, "Hoca efendinin hizmeti de lazım Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliği de" yazan Abdülkadir Selvi "FETÖ"den yargılandı mı? Hayır!
"Hocaefendi'ye edilen sözleri bana edilmiş gibi incitici buldum" yazan Hilal Kaplan "FETÖ"den yargılandı mı? Hayır!
Bunların hepsi ya halen iktidar medyasındalar, ya da iktidar sahipleriyle sıkı fıkılar!
“Ülkeyi kötü yönettiklerini gördüğü ve yaşadığı halde önce Başbakan sonra da Cumhurbaşkanı'nın çağrısına uydu.
Halkın gücü, sinmedi.
Tanklarının üstüne çıktı.
Demokrasi kazandı…
Bu çağda bize sunulana bak: Sen gel Boğaziçi Köprüsü önünü tanklarla tıka… Sen gel hava meydanının kapısını tankla kes… Sen gel TRT binasının duvarına tankları daya… Sen gel Meclis girişine tankları sırala…
Görüntüsü bile çirkin.
Hangi yılda kalmışsın!
Bu tabloya en küçük bir yakınlık, sempati duymak bile mümkün değil. Bu çağda bir ordunun düşeceği en saçma manzara bu olmalı…Milletin parasıyla okumuş, milletin parasıyla altına tank, helikopter, uçak çekmiş. Gidip Karayılan'ı, Cemil Bayık'ı yakalayıp teslim alamıyor. Kendi Genelkurmay Başkanı'nı esir alıyor. Bu halk darbeciyi niçin dinlesin?
Seçimle gelen.
Seçimle gitsin.
Halk getirdi.
Halk götürsün" diye yazan Necati Doğru, bu yazısı da "delil" sayılarak, FETÖ'den yargılandı ve "örgüte yardım" suçundan hapis cezası aldı!
Tıpkı Necati Doğru gibi, FETÖ'nün kumpas karargâhı işlevi gören Taraf'ça, "Balyoz darbecilerinin faydalanacağı gazeteciler" diye hedef gösterilen Emin Çölaşan, "FETÖ"den yargılandı ve hapis cezası aldı!
Bu durumda, Necati Doğru veya Emin Çölaşan “Adaletin bu mu dünya”yı söylerken, Nagihan Alçı ve Nihal Bengisu Karaca bu türküye vokalistlik yapar mı?
O halde aynı soruyu biz de soralım:
“Hangi ölçüye göre adalet (!)”