Bu geceye kadar, korna çalmanın demokrasiyi korumada bu derece etkili olacağını hiç
düşünmemiştim!
Namık Kemal'in Hürriyet Kasidesi'nde dediği gibi:
Ne efsunkâr imişsin ah ey didâr-ı hürriyet
Esîr-i aşkın olduk gerçi kurtulduk esâretten
Biz de darbelerden kurtulduk ama demokrasinin esiri olduk!
16 Temmuz 2016 Cumartesi gününün ilk saatleri…Gece saat 1.00 de başlayan önce korna çalarak başlayan demokrasiye sahip çıkma turları..
Sonra sayın Belediye Başkanı Özdilek Özcan'ın “Ülkemizi kaosa sürüklemek isteyen karanlık güçlere karşı belediye önünde buluşmaya çağıran” bildirinin belediye hoparlöründen defalarca anons edilmesi….
Sonra camilerden selalar verilmesi….
Belediye Başkanı'nın bildirisinin cami hoparlörlerinden okunması…
Minarelerden gecenin saat 2'sinde ezanlar okunması……
Yine bu saatte –ki şu an 02:10 – yine caminin birinde sela veriliyor. Ve hala şehrin sokaklarında korna çalarak dolaşanlar….
Sebep?
Ankara ve İstanbul'da ordu içerisinden bir grup darbe girişiminde bulunmuş!
Allah belalarını versin.
Elbette gereken yapılacak ve girişim bertaraf edilecektir. Devlet erki bu işe kalkışanlardan bunun hesabını elbette soracaktır.
Peki bizim beldeyle ne alakası var da insanlar gece yarısı sokağa çağrılıyor? Camilerden ezanlar okunup selalar veriliyor?
Bizim burada tanklar falan sokağa mı çıktı?
Ankara ve İstanbul'dakine benzer bir darbe hazırlığı veya girişimi mi haber alındı?
Hadi çağrıya uyduk da gittik diyelim!
Sonra?
Gün demokrasiye sahip çıkma günü diyesim geliyor ama vakit epeyce geç!
Farzedin ki Ankara'da teröristler bir yere saldırdı?
Biz yine belediye önünde toplanıp gaz çıkarma ayini mi yapacağız?
Kime karşı ve de ne için?
İnsanlar gecenin bir yarısında belediye önünde toplanmaya niye çağrılır?
Efendim “karanlık güçler …..” falan diye başlamayın! Bu saatte masalı ancak çocuklar dinler!
İzin alınmadan davul bile çaldırılmayan bir yerde hem de!
Ankara'da İstanbul'da bombalar patlayıp onlarca masum katledildiğinde, bölücü terör örgütü güvenlik kuvvetlerimizi şehit ederken okunmayan selalar niye bu gece saat 02.00 de sürekli okunuyor?
Keşke dedikleri gibi olsaydı!
Keşke tek endişemiz şu ayakta zor duran, sendeleyen demokrasiyi korumak olsaydı !
Yoksa?
Nimetinden faydalananlar için demokrasi!
Külfetine katlananlar için demokrasi!
olmak üzere kendi arasında ikiye mi ayrılır demokrasi?
Göz yaşartacak bir duyarlılık sergilendi gece boyunca!
Hele Diyanet camiasının demokrasiye sahip çıkma çabası her türlü takdirin üstündeydi!
Tabii başka konularda da milleti minarelerden duyarlı olmaya çağıran selaları, anonsları, ezanları bekliyoruz artık!
Mesela aleni olarak beytülmaldan hırsızlık yapanlara karşı….
Ahlaksızlığın, tecavüzlerin, istismarların üstünün millet iradesiyle örtülmemesi için!
Mesela haksızlığın, adam kayırmanın, rüşvetin, adaletsizliğin kurumsallaşmasının toplum hayatını nasıl çürüttüğüyle ilgili….
Keşke…
Demokrasiye kornayla sahip çıktığımız gibi kolay olsaydı her şey!
Uykusuz geçen bir değil bir çok geceye değmez miydi?
Her gösteri gibi bunun da bir sonu vardır elbette!
Talimatla hutbe okunduğuna şahit olmuştuk ama!
Bu milletin bir kısmının! dini hayatını sözüm ona düzenleyen bu devletin diyaneti hiçbir zaman bu geceki gibi talimatla ezan okumamıştı!
Bunu da tarihe bir not düşelim. Yarın söyleyeceklerini ona göre değerlendirelim.