“Tokat’taki yetkililer İhsan Şen’in blöf yaptığını sandılar ve işi pek ciddiye almadılar. Ancak o kararlı idi ve Atalay’ı aradı telefonla. “Halı tezgahlarını hazırla, Asım’ı göndereceğim, tezgahlar hazır olduğunda bana bildir telefonla” dedi.
Tokat’ın 10 halı tezgâhı sökülüp iade edildiğinde, Tokat halı okulu yetkilileri üzüldüler ama yapacak bir şey yoktu. Mukavele süresi bitmiş, Belediye Başkanı İhsan Şen “Fiyatları yükseltin” demiş kabul etmemişlerdi.
Mecburen tezgâhları geri aldılar ama kızları onlar yetiştirdiği için, kendilerine “haksızlık yapıldığını” söylemekten de geri durmadılar.
Başkan, “Biz mukaveleye uyduk, kızların emeğinin hakkını vermezseniz biz de verenle çalışırız. Isparta Sümerbank ta devletin bir kurumu. Biz size haksızlık yapmadık” dedi.
Asım, Isparta’ya vardığında 15 tezgâh hazırlanmıştı. Bir kamyona yüklenip Başçiftlik’e geldi tezgahlar. Yeteri kadar da halı ipi yüklenmişti kamyona.
Tezgahların kurulması ve iplerin tezgahlara çözülmesinden Asım sorumlu. Önce 10 tezgâh hazırlandı, diğer 5 tezgâh ustalaşan kızların durumuna göre hazırlanacaktı.
Bir gün İhsan Şen halı dokuyan kızların babaları ile Belediyede bir toplantı yaptı. Onlara hükümetin aldığı bir karardan bahsetti.
“Arkadaşlar! Biliyorsunuz Almanya’ya işçi gönderiliyor. Sizlerden de gitmek için yazılanlar olduğunu biliyorum. Hükümet yeni bir karar almış. Kooperatif üyesi olmayanları Almanya’ya göndermeyecekmiş. Ben, bu halıcılık işini bir kooperatife dönüştürelim derim. Sizleri o nedenle çağırdım buraya” dedi.
“Nereden çıktı bu yahu” diyenler oldu.
“Çok iyi olur, hesap kitap tutmak için de iyi bir fırsat” diyenler oldu.
Tartışmalar sonunda kooperatifin kuruluşunu hazırlamak için Belediye Başkanı ile iki kişiye görev verildi.
Kooperatif kurulduktan sonra, halı atölyesinin geliştirilmesi için kooperatif üyelerinden para toplandı, yeni bir bina yapıldı.
Tezgahlar bu binaya taşındı ve yaklaşık bir yıl kadar devam etti halı üretimi.
Sonra çok uzaklarda alınan bir karar kooperatifin de halı atölyesinin de sonunu getirecek olayların gelişmesine neden oldu.
“Almanya işçi alımını durdurmuştu.”
Bu haber büyük bir hayal kırıklığına neden oldu Başçiftlik’te. Hoşnutsuzluklar, dedikodular giderek yaygınlaştı, halı tezgâhları artık bir huzursuzluk kaynağıydı.
“Kızlarımız halı dokuyor, bize verilen bir para yok. Ne oluyor bu paralar?”
“Halı paralarını başkan içkiye yatırıyor.”
“Hani evlenen kızların çeyizini kooperatif karşılayacaktı?”
“Alidayının (Zihni Yıldız) kızı Münise’ye alınan set üstü aygaz ocağı dışında kızlarımıza ne alındı?”
“Yok arkadaş! Bu iş böyle yürümez.”
“Yahu ben Almanya’ya gidemeyeceksem kooperatifle ne işim olur.”
“Ben ayrılacağım arkadaş, kooperatife ödediğim paraları da söke söke alırım Kargacı’dan,”
“Başkanım” diye baş tacı yapılan İhsan Şen artık “Kargacı” olmuştu.
Köyde, İhsan Şen’in takma adı “Kargacı.” Çocukluğunda lastik sapanla karga avladığı için ona köylüler Kargacı takma adını koymuş olmalı. "Gargacı" diye telaffuz ediliyor Başçiftlik'te.
Başkan İhsan Şen, gözü kara bir kişilik.
Belediye Başkanlığına başladığında kurallara ve yasalara uymamakta direnenlere, onların anladığı dille karşılık verip zor kullanmayı da bilen bir Başkan!
Kasabadaki düzeni bozmaya çalışanlar ve yeniliklere karşı duranlarla mücadelesinde bazen kendi sınırlarını bile aşmaktadır.
Bir örnek vermek gerekirse; üç camideki imamlardan birisi verdiği vaizlerde kadınların ve erkeklerin altın kullanmasının günah olduğunu anlatmakta ve kadınlar Niksar’a taşınarak dişlerindeki altın kaplamaları söktürmektedir.
Daha önce de Amerikalıların Aya gidişinin yalan olduğunu anlamıştır vaazlarında.
İhsan Şen; her yaptığı işin karşısında duran ve kendi etrafında bir cemaat yaratmaya çalışan imamın, Başçiftlik'in yerleşim alanı içindeki çöplükleri kaldırma çalışmalarına ve sinek ilaçlamalarına karşı vaazlar verdiğini, sinek öldürmenin günah olduğunu hadislerden örnekler vererek anlattığını haber aldı.
Bekçiyi gönderip imamın yatsı namazı sonrası Belediyeye gelmesini istedi.
İhsan Şen’in kendisine nasıl davranacağını tahmin eden ve Başçiftlik’in yerlisi olmayan imam, taraftarlarından kendisine sahip çıkmalarını istedi ve kalabalık bir cemaatle geldi belediyeye.
Görevliler, imamı yalnız aldılar içeriye.
İçerideki diyalog imamım tahmin ettiği gibi gelişti. İhsan Şen, “Sen ne yapmak istiyorsun Hoca! Bu memleketin hayrına ne yapsak karşısına çıkıyorsun, insanların kafasını saçma sapan şeylerle karıştırıyorsun?"
İmam kendini savunsa da İhsan Şen yakasına yapıştı ve sert tartışma sonunda, "Bu milleti bölmene izin vermem Hoca! Aklını başına al" diye yaka paça attı imamı dışarıya.
İmamın, “Başkan beni dövüyor, yetişin” diye bağırmaya başlaması ile imamın taraftarları ellerinde sopalarla belediyenin bahçesine daldılar.
Başkan İhsan Şen, belindeki silahı çıkarıp hava ya ateş etmeye başladı ve kaçışan imam taraflarının arkasından "Kaçmayın, gelin ulan" diye bağırmaktan da geri durmadı.
Daha sonra gerekli resmi makamlarla görüşerek imamım tayinini çıkarttırıp gönderdi Başçiftlik'ten.
Bu ve benzeri olaylar nedeni ile sadece Başçiftlik’te değil yakın çevredeki bölgede “Başçiftlik’in Efsane Başkanı” olarak tanınıyor İhsan Şen. Ancak bu tip gelişmeler ve çıkar çatışmaları eski birlik ve bütünlük havası bozuyor.
Kooperatif için dedikodular yaygınlaştığında insanları önce konuşarak ikna etmeye çalıştı.
Belediyeye ve kooperatife siyaset sokmamaya çalışıyordu ama partilerin genel seçimlerdeki siyasi yarışı ister istemez ayrışmaların ve tartışmaların sebebi oluyordu.
Kooperatif genel kurulunu topladı dedikoduların sona ereceği inancı ile. Tartışmalar haraketli geçti, çoğunluğun ibra etmesine rağmen birkaç üye yönetimi ibra etmedi.
Daha sonraki günlerde, dedikoduları başlattığını bildiği guruptan birisi ile tartışması tatsız sonuçlandı, karşı taraf kendisine şiddet uygulandığını iddia etti.
Bu olaylar şikâyet dilekçelerinin verilmesine ve belediyede müfettiş incelemelerinin başlamasına sebep olacaktı.
Belediyedeki müfettiş incelemelerinden bir eksik ve usulsüzlük çıkmadı.
Kooperatifteki incelemeler sonucu müfettiş raporunda, birkaç kilo ipin eksikliği nedeni ile kooperatif yönetimi için soruşturma başlatılması istendi.
İhsan Şen bu muameleyi hak etmediğini düşünerek Ankara’ya gitti. Önce Kooperatiflerle ilgili bakanlıktaki yetkililerle görüşüp tartıştı. Tokat milletvekilleri Zihni Betil ve İsmail Hakkı Birler ile görüştüğünde mahalli siyasi çekişmenin oralara kadar uzandığını hissetti ve büyük bir hayal kırıklığı ile döndü Başçiftlik'e.
Karşılıklı suçlamalar, asılsız iddialar, şikâyet dilekçeleri birbirini kovaladı sonraki günlerde.
Sonunda Kooperatif başkanı ile yönetim kutulu üyeleri Tokat’a götürülüp gözaltına alındılar.”
Ahmet ÖZTÜRK - Niksar Danişmend (Özel Haber)