Şehitler Saat Kulesi meydanında gerçekleştirilen etkinlikte platform adına konuşan Sezai Ocaktan şunları söyledi; “7-Ekimde doruğa çıkan 100 yıllık sürgün, sömürü, işgal rejiminin gerçek yüzü tüm dünyada açığa çıktı. Dünya halkları bu zorba rejime ve onun işbirlikçilerine karşı eylemler düzenleyip izzetli Filistin halkının yanında yer aldıklarını ilan ettiler. Dünyasını imar etmek isteyen, refah seviyesini yükseltme gayesi güden tüm ülkeler, bu zorba rejim ve Onun destekleyicileri olan zalim yöneticilerin ülkeleri ile her türlű ticari siyasi ve de kültürel işbirliğini devam ettirmekten geri durmadılar. Bugün itibari ile can kardeş dediğimiz Türkiye Cumhuriyetleri devletlerinden bazıları hala İsrail denilen canavarın petrol gibi önemli bir ihtiyacını, yine bizim limanlarımız üzerinden sevk etmeye devam etmekte, ayrıca Filistin’in işgal gününü, İsrail’i tebrik mahiyetinde medyasında yayınlar yapmaktadır. Eğer sağduyu, vijdan sahibi ve fıtratı bozulmamış insanlar olarak, siyonist rejim olan bu yayılmacı, işgalci, soykırımcı, insanları kendisi için köle olarak yaratılmış gören, hastalıklı habis bir kanser olan zihniyete tavır almaz, onlarla işbirliği yapan yerli ve küresel sermaye sahiplerinin ticari ilişkilerinin nasıl zulme hizmet ettiğini açığa çıkarmazsak tüm dünya belki bir 100 yıl daha sömürüye işgale soykırıma “kurban” olacak" dedi.
Ocaktan konuşmasının devamında; "Bizler, herhangi birinin maşası, destekçisi değil tüm insanlığı “kula Kulluktan Allah’a kul olmaya” davet eden, tüm insanların doğuştan getirdiği can, mal akıl, nesil, inanç gibi temel haklarının gasp edilmeden yaşadığı geçici dünya hayatının inşasında “insiyatif” almayı, iyiliği adaleti, erdemli ve onurlu yaşayışı önceleyen kişiler olarak, bu sancının temsilcileriyiz. Filistin ve Gazze okulu, tüm insanlığa, henüz müfredatını hiç kimsenin yazmadığı ve de yazamadığı bir eğitim modeli sundu. Annelerin gücünün ne olduğunu, babaların ailesi için nasıl canını malını terkettiğini, hele çocukların, annelerinin gözyaşlarını silecek kadar güçlü, savaşın yakıp yıktığı sokaklarda kendilerine her türlü oyun ve oyuncağı kuracak kadar sevgi dolu olduğunu göstermiştir. Gazze tüm dünyaya tabiri caiz ise insan olma vasfının herkeste olmayan bir donanım olduğunu da göstermiştir. Gazze, İsrail denen işgalcinin, insanlık tarihi boyunca içinde bulunduğu toplumlarda, zamanla kanser etkisine dönüşeceğini de göstermiştir. Gazze bir kez daha Firavun ve avenesinin temsilcileri olan küresel işbirlikçi Batı dünyasının insanlığın barışına adalete, iyiliğe, çalışmadığını da göstermiştir. İlmin bilimin her türlüsüne talip olup, elde ettiğimizde de tüm insanlığın hayrına kullanma akidesini de diri tutmayı hiç kaybetmemeliyiz. Boykota sadece bugünlerde değil lanetlenmiş bu zihniyet devam ettiği müddetçe devam etmeliyiz" dedi.
“Zulüm devam ediyor sessiz kalma” etkinliği atılan sloganların ardından sona erdi.
Etkinlikte ayrıca Gazze’de yaşanan zulme ait fotoğraflar da sergilendi.