Tokat Niksar ilçesine bağlı Yazıcık Kasabası, son günlerde büyük bir çevre mücadelesine sahne oluyor. Kasabanın hemen yanı başında kurulmak istenen bentonit kil madeni projesine karşı bölge halkı adeta ayakta. Doğaya, tarıma, su kaynaklarına ve yaşam alanlarına ciddi zarar vereceği belirtilen bu projeye karşı, 1 Haziran 2025 tarihinde Yazıcık’ta geniş katılımlı bir halk toplantısı düzenlendi.
Toplantıya sadece Yazıcık halkı değil, aynı zamanda akademisyenler, çevre gönüllüleri, sivil toplum temsilcileri ve siyasiler de destek verdi. Katılımcılar arasında CHP Tokat Milletvekili Kadim Durmaz, Doç. Dr. Ekrem Buhan, Alevi Bektaşi İnanç Uzmanı Dr. Melike Tepecik, TEMA Vakfı Tokat İl Temsilcisi Oğuzhan Aydın, İYİ Parti İlçe Başkanı Abdullah Lüleci, Tokat Barosu Avukatlarından Sebahattin Ersin, CHP Niksar İlçe Başkanı Zafer Başar, Yazıcık Belediye Başkanı Tuncer Uzunoğlu,Yaylacık Çevre Platformu Başkanı Halil Bakan ve Genel Sağlık İş Tokat Başkanı Ozan Şen’de yer aldı.
Toplantıda söz alan konuşmacılar, maden faaliyetinin olası zararlarını bilimsel verilerle ortaya koydu. Su kaynaklarının kirlenmesi, tarım arazilerinin verimsizleşmesi, orman varlığının tahrip edilmesi ve hayvancılığın olumsuz etkilenmesi gibi pek çok risk dile getirildi. Ayrıca maden sahasının yaratacağı toz, gürültü ve ağır tonajlı taşıma trafiğinin yaşam kalitesini düşüreceği de özellikle vurgulandı.
Yazıcık Doğa ve Çevre Koruma Kurulu öncülüğünde düzenlenen toplantı, kasaba halkının kararlılığını ve örgütlü duruşunu ortaya koydu. Katılımcılar, bu sürecin sadece bir başlangıç olduğunu belirterek hukuki, bilimsel ve toplumsal tüm alanlarda mücadeleye devam edeceklerini ilan etti.
Toplantının sonunda, süreci daha da güçlendirmek adına dernekleşme çalışmalarının başlatılacağı ve maden projesine karşı birlikte hareket edileceği duyuruldu. Yazıcık halkı, hep bir ağızdan “Toprağımıza, suyumuza, geleceğimize sahip çıkıyoruz!” mesajını vererek, doğa talanına geçit vermeyeceğini açıkça ilan etti.
Yazıcık’ta yükselen bu ses, sadece bir kasabanın değil, aynı zamanda doğasına ve geleceğine sahip çıkan binlerce insanın sesi olarak yankı bulmaya devam ediyor.
bu sadece yazıcık halkının değil niksar halkının da civar köylerin de sorunudur. herkes taşın altına elini koymalı