Niksar'da Asırlık Havva Nine Yıllara Meydan Okuyor

Niksar’ın Şair Emrah Mahallesi Hüsam Sokak’ta ikamet eden, 8 çocuğu ve 50 torunu olan Havva Erbakıp, yaşamında bir asrı geride bıraktı.

Havva nine, sağlıklı kalmanın ve uzun yaşamanın sırrını zamanında yediği doğal yiyeceklerin yanı sıra yemek öğünlerini vaktinde yemesine bağlıyor.

İlerlemiş yaşına rağmen tek başına kaldığı evinde kendi işini kendi gören Havva nine; “Çamaşırımı yıkıyorum, evimi süpürüyorum. Bazen komşulara gidiyoruz, çağırılan yere gidiyoruz. Teklif edilen yere yavaş yavaş giderim. Merdivenleri çıkamam ama. Allah’ıma şükürler olsun. Durumum, sıhhatim çok iyi, kimseye de çok şükür muhtaç değilim. Yemeklerimi de pişiriyorum çok şükür. Etrafımda akrabalarım var, dayımın oğulları var. Komşular var. Onların sayesinde oturup yaşıyoruz işte. 106 yaşına girdim, sağlıklı yaşamamın sırrı da herhalde memleketimizin havası, suyu, yiyeceği, içeceği. Şimdikilerde her şey de zehir var, hastalık var. Zamanında belli ki huzurlu yaşadık. İlaçsız, zehirsiz ama şimdi her şey öyle. Giydiğimiz elbiseler bile zehirli. Yıkamadan giyemezsin aldığını. Sözün gelişi, çamaşır yıkıyoruz zehir var içinde, yediklerimizde var. Çoluğumuz çocuğumuz hasta, aklı başında yok” dedi. 

“Atatürk’ü görmedim büyüklerimizden duyardık”

Büyüklerimizden duyduklarımızı biliyoruz. Atatürk’ü biliyoruz da o zaman nereden göreceğiz biz. Yaptıklarını biliyoruz. Ne yapmış ne işlemiş onları biliyoruz ama kendisini görmedik. O zamanlarda televizyon falan yoktu ki. Ama dedelerimiz her şeyi biliyorlardı. Kur’andan dünyanın ne şekilde olduğunu da biliyorlardı. Benim dedemin 5 tane oğlu, 5 tane gelini vardı. Saygından dolayı sırtını dönüp çıkamazlardı, geri geri çıkarlardı. Ağaydı dedelerimiz, o zamanlarda hükümet gibiydiler. Okumadık, yazı bilmiyoruz ama iyi ki de öğrenmemişiz. Milletin telefonlara baka baka gözleri kör oluyor. Biz öyle bir şey anlamıyoruz, yaşayıp gidiyoruz” dedi. 

NİKSARDA 106 YAŞINDAKİ NİNEDEN ÖĞÜTLER

Şimdiki gençler hakkında konuşan Havva nine, “Şimdiki gençlere söylesen de geçmiyor zaten de, bizi onlar hiç sayarlar. Biz hiç yokuz onların yanında şimdi. Akıllı da onlar, bilgili de onlar. İnanmazlar, inanmıyorlar da. Yavrum şunu yapma diyorum, sen kimsin diyorlar ama ana baba olarak çok akıllı olmamız, evlatlarımıza sahip çıkmamız lazım. Şimdiki kadınlar çocukları ağlamasın diye telefonları ellerine veriyor. Yeni doğan çocuklara, gösteriyor, öğretiyorlar. Ağlamasın, bizi rahatsız etmesin diye çocukları yoldan çıkarıyorlar. Hoca adam burada hocalık yapıyor, telefona baka baka yolu göremiyor. Bu kadar da olmaz. ” diye konuştu.