ORTAK SES; TOKAT'IN EN GÜZEL YERİNDEKİ TESİS DAHA FAZLA ÇÜRÜMESİN

Burası Kimin?

“TOKAT’IN EN GÜZEL YERİNDE ÇÜRÜMEYE TERKEDİLEN MİLLİ SERVET” başlığı 11 Ağustos tarihinde gündeme getirdiğimiz haberimizin yankıları devam ediyor.

Kamuoyunda ilgi ve üzüntü ile karşılanan haberimizde, yalnızca Niksar’ın değil, Tokat bölgesinin en güzel konumlarından birinde niksar Çamiçi Yaylası Niksar – Ünye karayolu kenarında bulunan Eski Turizm Meslek Yüksek Okulu’nun Uygulamalı otel ve restoran binasının sahipsizliğine dikkat çekmiştik. 25 yılı aşkın bir süredir adeta çürümeye bırakılarak bölge ekonomisine kazandırılması gerekliliğine işaret edilen haberimize toplumun değişik kesimlerinden tepkiler gelmeye devam ediyor.

Niksar gülebi köyü sınırlarında kalan Çamiçi Yaylasının tüm güzelliklerini barındıran bir konumda yapılarak 1997-1998 yıllarında vatandaşlarımızın hizmetinde bulunan tesisin durumuyla ilgili Niksar Meslek Yüksek Okulu’nun kurucu müdürü ve Niksarlı Nurettin İmre yaptığı açıklamayla tesisin yapılışından günümüze kadar olan hikayesini özetledi.

Niksar MYO Kurucu Müdürü Nurettin İMRE; Bina Mal Müdürlüğüne teslim edildi.

İmre; “1997-98 yıllarında Çamiçi Yaylasında küçük de olsa bir uygulama restoran ve birkaç odalı konaklama tesisi yapılmıştı. Projeyi 1994-95‘li yıllarda ben yaptım. Ancak 1996’da görevde 3 yılı doldurduğumdan dolayı Tokat’a döndüm. 1997’li yıllarda kardeşim Zekai İmre Yüksekokula müdür olunca o dönem rektör olan Prof. Dr. Turgut Mümtaz Topbaş hocamıza kardeşimle beraber (okulda turizm ve otelcilik bölümü açmıştım) turizm bölümü için böyle bir tesisin yapılmasının uygun olacağını anlattık. Rektörümüzde uygun gördü ve gerekli desteği verdi. Böylece Çamiçi yaylasında açılan uygulama restoranı ve konaklama tesisinde turizm bölümü öğrencilerimiz de uygulama yapmaya başladı. Niksar halkı da özellikle restoran hizmetlerinden çok memnun oldular. Rektörlükçe de öğrencilerimizi Niksar’a getirip götüren bir minibüs de tahsis edilmişti. tesis alanı Niksar Mal Müdürlüğünce Üniversiteye tahsis edilince Rektörlüğümüzce de ilgili binalar yapıldı ve hizmete açıldı. Böylece hem öğrencilerimiz yapmaları gereken uygulamaları yapıyor hem de Niksar halkımıza da çeşitli lezzette yemekler sunuluyordu. Tabii okul müdürü Öğr. Gör. Zekai İmre’ de işin yönetim kısmını disiplinli bir şekilde yürütüyordu. Ben de zaman zaman Tokat’tan gelerek katkı yapmaya çalıştım. Tokat merkezden, üniversiteden ve Tokat halkından misafirler de Çamiçi Yaylası’na hem geziyorlar hem de restoranda yemek yiyerek güzel bir tatil günü geçiriyorlardı. Bu olumlu pozitif durum bir sene bu şekilde devam etti. O dönemlerde çeşitli terör örgütlerinin saldırıları da bölgemizde oluyordu. Yine bir gece Gülebi Köyü yakınlarında bir otobüs gece vakti durduruluyor içindeki yolculardan biri öldürülüyor. Öldürülen vatandaş da Ünye’de hapishanede görevli bir memur. Bu arada otobüste yakılıyor. Bu olayın oluşundan sonra Rektörümüz Prof. Dr. Mümtaz Turgut Toptaş, Yüksekokul Müdürü Zekai Bey’le konuşuyor ve ona; "Zekai Bey tesisi kapatalım. Öğrencilerimizin birinin başına bir şey gelse ailelerine ne söyleyebiliriz. Öğrenciler bizim çocuklarımız ve gözbebeklerimiz. Onların can güvenliğinden biz sorumluyuz" diyerek tesisin kapatılması emrini verdi. Tabii tesiste uzun süre kapalı kaldıktan sonra üniversite olarak bina mal müdürlüğüne teslim edildi.

Daha sonra Mal Müdürlüğünden Niksarlı bir hemşehrimiz binayı tekrar kiraladı ama işler eskisi gibi yürümedi. Tabii ondan bu zamana kadar da bina atıl durumda. Tabi Üniversite kanalıyla yine istenirse Niksar Turizm bölümü için yeniden hatta restorandın yanı sıra daha büyük bir otel inşa edilebilir, öğrenciler ve halk için uygulamaya açılabilir. Bugün ortam buna daha uygun görünüyor. Benim şahit olduklarım ve yaşadıklarım bunlar. Tabii ben Niksar yüksekokulu müdürlüğüm döneminde turizme özellikle Niksar’da Turizmin geleceğiyle ilgili çok turizm haftası kutlamaları ve toplantılar yaptım Niksarlı işadamı ve hemşehrilerimle. Çamiçindeki otel ve tesislerin yapımında bu yaptıklarımın katkısının olduğunu da söylemeliyim.” diyerek kamuoyuna süreçle ilgili bilgi verdi.

Abdullah YILDIZ; Tesise mutlaka bir fonksiyon kazandırılmalı;

Konuyla ilgili Ak Parti Eski Niksar İlçe Başkanı ve Eski Belediye Meclis Üyesi Abdullah Yıldız’da yaptığı açıklamada; “Niksar Danişmend Gazetemize teşekkür ederek şunları ilave etmek istiyorum; söz konusu tesis, üniversiteye araziyi tahsis eden Hazine'ye geri devredilmiş olabilir. Üniversitenin tasarrufundan çıktığını biliyoruz. Neticede çok önemli ve değerli bir tesisin çürümeye terk edilmesinin izahını yapmak, vicdanen zor!

Elbette, böylesine yerel ölçekte önem arz eden konuların Ankara'da Bakanlıklar bürokratlarınca takibi hemen hemen imkansız. Yerel siyasilerimizin mutlaka bu tür konuları gündemlerine almaları, Ankara'ya taşımaları gerekiyor. Söz konusu tesise mutlaka bir fonksiyon kazandırılmalı. Niksar'ımızın ve bölgemizin bir önemli ihtiyacı da bu şekilde karşılanmalı.

Önerim şu; tesis ve tesisin bulunduğu arazi, Gençlik ve Spor Bakanlığımıza devredilip, ilave yatırımlarla; ya Güreş Eğitim Merkezi'ne ya da spor kulüpleri ve genç sporcular için kamp tesisine dönüştürülmeli.

Sayın Kaymakamımız, Sayın Belediye Başkanımız, Parti İlçe Başkanlarımız başta olmak üzere; ilgili ve yetkililerimizin dikkatlerine arz ediyoruz.” dedi.

Poyraz; Karayollarından izin alamadık.

Niksar’ın en güzel yerinde çürümeye terkedilen ve 25 yıldır atıl durumda bulunan tesisi Meslek Yüksek Okulu bünyesinden çıktıktan sonra kiralayan Poyraz Ailesinden Muhsin Poyraz ise tesisi restoran olarak çalıştırmak amacıyla üç yıllığına Milli Emlak’tan kiraladıklarını ancak yapının karayoluna yeterli mesafede konumlanmadığı için karayolları ile düşülen ihtilaf sonucu hiç, izin alamadıkları için çalıştıramadan bırakmak zorunda kaldıklarını ifade etti. Tesisin de kendilerinden sonra kaderine terkedildiğini ifade etti.

Haberimizde de dikkat çektiğimiz üzere, Tokat’ın en güzel doğal güzelliklerinden biri olan Çamiçi Yaylasının ulaşımı ve konumu ile en uygun bir alanında inşa edilen milli servetimizin yeniden turizme yönelik hizmet vermesi ve çürüyerek yok olmaması adına vatandaşlarımızın sesini duyurmaya devam edeceğiz.