Tarihi ve kültürel yapısı ile bilinen sivas doğal güzelliklerinin yanı sıra mutfağı ile de dikkatleri çekiyor. Selçuklu ve Osmanlı devletlerinde adını sıkça duyduran Sivas Eretna devletine de ev sahipliği yapmıştır. Kökeni saray mutfağına dayanan Sivas gastronomisini günümüzde ev kadınları mutfak sanat haline getirmişlerdir. Sivas’ın zengin mutfak kültüründe yöresel yemelerin yakın lokasyonlarda sahiplenme tartışmaları yaşanıyor. Sivas Kültürünü Yayma ve Yaşatma Derneği Başkanı Ahat Türkmenoğlu, “Sivas’a ait yemekleri başka iller tescil etmeden tescil etmeliyiz ”dedi.
“Sivas’ta mutlaka coğrafi tescil kurulu kurulmalı”
Sivas Kültürünü Yayma ve Yaşatma Derneği Başkanı Ahat Türkmenoğlu, kentte coğrafi tescil kurulunun kurulması gerektiğinden bahsederek, “Sivas’ın gastronomi ve yemek kültürü uzun yıllara dayanmaktadır. Tencere yemekleri olarak bilinen ev yemekleri ve ocak yemekleri meşhurdur. Bu yemeklerimiz coğrafi tescil belgesi alınması gereken yemeklerdir, coğrafi tescil alması gereken fırın yemeklerimiz de var. Sivas en son pastırma tescil almıştır ama fırın kellemizin bir an önce tescil alması gerekmektedir, kelle tüm Türkiye’de olabilir ama bizim fırın kellemiz hiçbir yerde bulunmamaktadır. Simit her yerde vardır ama bizim kazan simidinin lezzeti ve yapılışı başka yerlerde yoktur, bunun da bir an önce tescilinin alınması gerekiyor. Düğülcek çorbasının da bir an önce tescil alması gerekiyor. Sivas’ta valilik bünyesinde en son 2021 yılında bir coğrafi tescil toplantısı oldu ama o günden bu güne herhangi bir çalışma olmadı. Sivas’ta mutlaka coğrafi tescil kurulu kurulmalı ve Sivas’a ait yemekleri başka iller tescil etmeden tescil etmeliyiz” dedi.
“Şehrin giriş ve çıkışlarında tescilli ürünlerimizin tabelası asılmalıdır”
Türkmenoğlu, tescilli ürünlerin tanıtımının yapılması gerektiğinden bahsederek, “Sivas’ın geçmişine baktığımızda Selçuklu ve Osmanlı zamanında adından söz ettirmiş ve burada Eretna devleti burada kurulmuş. Sivas’ta sadece eyaletler değil başka devletler olarak da Eratna Devleti’ne de dayanmaktadır. Yemek kültürümüzde geçmiş yıllardan gelen yemeklerimiz vardır. Bu nedenle yemeklerimizin mutlaka gün yüzüne çıkartılması gerekmektedir. Çünkü turizmin yüzde 400-500 oranındaki artışların geneline baktığımızda gastronomiye dayanmaktadır. Bu yüzden uzun yıllara dayanan yemeklerin mutlaka tescillenmesi gerekip bununda tanıtımının yapılması gerekmektedir. Sivas köftesi 2011 yılında tescil edilmiş ama hala Sivas’ın girişinde tanıtım tabelası bulunmamaktadır. Mutlaka şehrin giriş ve çıkışlarında tescilli ürünlerimizin tabelasını asarak reklamını yapmalıyız. Pastırmayı Sivas olarak tescilledik ama hala Kayseri kadar reklamını yapamıyoruz” diye konuştu.
“Tokat kebabı aslında Sivas’ındır”
Türkmenoğlu, tokat kebabının aslında Sivas kebabı olduğunu belirterek, “Tokat kebabı aslında Sivas’ındır ama Tokatlılar sahip çıkıyorlar. Aslında o Tokat kebabı değil Sivas kebabıdır. Bunun da bir an önce Sivas üzerine tescilinin yapılmasını istiyoruz. Sivas’ta gastronomi için ünlü şefleri getirip yöresel yemeklerin tanıtımının yapılması gerekir” ifadelerini kullandı.
İHA