TURHAL HAKKINDA
RAKAMLARLA TURHAL
Kuruluş Yılı: 1944
Rakım: 493 m
Yüzölçümü: 911 Km2
İl Merkezine Uzaklığı: 45 km
Toplam Nüfus: 79.604
Belediye Sayısı: 2
Köy Sayısı: 52
İLÇE TARİHİ
Turhal’ın günümüze kadar yazılmış bir tarihi bulunmadığı için hangi tarihte, kimler tarafından kurulduğu kesin olarak bilinmemektedir. Bugüne kadar yapılan araştırmalarda adı KAŞEN-KURAŞAR-KASİURA-GAYGURA-TURNALİT olarak geçmektedir.
Turhal kalesinde bulunduğu söylenen iki kitabenin Sümer yazısı ile yazılmış olması, Turhal’ın tarihçesinin Sümerlilere kadar uzandığını göstermektedir. Sümerlilerin M.Ö 3000’li yıllarda yaşadıkları düşünülürse Turhal’ın kuruluş tarihinin günümüzden yaklaşık 5000 yıl öncesine dayandığı anlaşılmaktadır. Pers soylularından Ariaretes, Gaziura'yı (Turhal) başkent yapmıştır.
Mütareke ve Milli Mücadele yıllarında Turhal Mustafa Kemal Paşa önderliğinde tüm varlığını ortaya koymuş, kurtuluş savaşı sırasında yüzlerce şehit vermiştir.
Milli Mücadelenin en önemli adımı olan Samsun’dan Havza ve Amasya’ya oradan da Sivas’a geçen Mustafa Kemal Paşa’nın güzergâhında Turhal vardır.
Turhal, Osmanlı idari yapısında üç yüz haneli bir bucak merkezi iken 1892 yılında Belediye Teşkilatı kurulmuş ve 01.09.1944 yılına kadar Tokat’a bağlı bir bucak olarak idari yapıda yer almıştır. Temeli 1933'te dönemin Sanayi Bakanı Celal Bayar tarafından atılan ve açılışı 1934 yılında İsmet İnönü tarafından yapılan ve dünyanın en kaliteli şekerini üreten Turhal (Muammer Tuksavul) Şeker Fabrikası, Turhal Makina Fabrikası yöreye hayat vermiştir. Son yıllarda konfeksiyon (tekstil) alanında gerçekleşen yatırımlar, Antimuan Madeni İlçe ekonomisinde önemli bir yer tutmaktadır.
PAZAR HAKKINDA
40 derece 18 dakika enleminin ve 35 derece 06 dakika boylamının kesiştiği yerdedir.
Tokat-Turhal karayolundan 5 km içeride ve Tokat’tan 25 km. uzaklıktadır.
İlçenin yüzölçümü 276 km2 dir.
İlçe Merkezi 623 m rakımındadır.
İlçenin kuzeyinde Turhal İlçesi,
Güneyinde Artova İlçesi,
Batısında Turhal ve Zile İlçeleri,
Doğusunda ise Tokat ili yer almaktadır.
İlçenin güneyinde Artova İlçesiyle sınırı dağlık bir bölgedir. Kuzeyin ise Yeşilırmak ve Kazova ile çevrilidir.
İlçe köylerinin 6 adeti dağlık, kıraç ve ormanlık arazide, 9 adeti ise ovadadır.
Pazar İlk çağlarda Kral Yolu, sonralarında İpek Yolu üzerinde bulunması dolayısıyla sürekli istila, tahrip, yağma ve isyanlara sahne olmuştur.
Tabii güzelliklere sahip olması, bol suları, verimli arazileri önemli bir yerleşim yeri olmasını sağlamış ve istilacıların iştahını kabartmıştır.
Tokat’ta, Turhal ve Zile’ye olan yakınlığı dolayısıyla Pazar’ın tarihi Tokat ile özdeşleşmiştir.
Antik dönemde Kazova’nın ismi DAZİMON, DAZİMONTİS’dir. Yeşilırmak’ın adı İRİS, Pazar Adasının adı CELLARİON, Erkilet’in adı ise ARCHALİS’dir.
Pazar sonraları Türklerin eline geçince KAZABAD, KAZOVA, AYNA PAZARI, AYNALI PAZAR, EĞRİŞEHİR, AVNİBEY PAZARI, AYAN PAZARI gibi isimlerle de anılmıştır.
ALMUS HAKKINDA
RAKAMLARLA ALMUS
Kuruluş Yılı: 1954
Rakım: 830 m
Yüzölçümü: 269 km2
İl Merkezine Uzaklığı: 35 km
Toplam Nüfus: 27.658
Belediye Sayısı: 6
Köy Sayısı: 32
İLÇE TARİHİ
Eyalet 'i Rum'daki 15.asır kalelerinden bahsedilirken Tozanlı Nahiyesinde bir kale kaydı bulunmaktadır. Burasının Akarçay (Meğelli) Kasabası yaylasının üzerinde bulunan ve AKINCI KALESİ diye adlandırılan yer olması kuvvetle muhtemeldir.
Yukarıdaki kayıtlara göre Almus 'un bulunduğu mıntıka yani Tozanlı nın mevcudiyetini 1453'den öncelerine kadar götürmek mümkün olabilmekte, bundan öncelerine ait devirler hakkında kayda dayanan bilgimiz bulunmamaktadır.
Bugün ilçe hudutları dahilinde eski tarihe ışık tutacak kalıntıları bulmak zaman, zaman Merkez, Kasaba ve Köylerimizde topraktan pişmiş mezar lahitleri, küp kırıklarına rastlamak mümkün olmaktadır. Buna göre Almus ve civarının Bizans ve ondan öncesi Roma İmparatorluğu devirlerinde meskun bir alan olduğu söylenebilir. Yerleşme alanlarının daha ziyade dere civarlarına veya tepelere dağıldığını kalıntıların buralarda bulunuşu teyit etmektedir. Almus'un Osmanlı İmparatorluğu devrinde mevcut 1772 kayıtlarına göre Tozanlı Nahiyesinden ayrı olarak GAVURNİ-KAFİRNİ adı ile anılan yer olduğu anlaşılmaktadır. Sonradan şimdiki ismini aldığı, başlangıçta köy ve nahiye iken idari taksimatta bucak merkezi olmuş 1 Mart 1954 yılında Almus İlçesi kurulmuştur.
REŞADİYE HAKKINDA
RAKAMLARLA REŞADİYE
Kuruluş Yılı: 1906
Rakım:
Yüzölçümü: 1162 km2
İl Merkezine Uzaklığı: 90 km
Toplam Nüfus: 43.870
Belediye Sayısı: 6
Köy Sayısı: 73
İLÇE TARİHİ
Reşadiye, 1906 yılında Sivas Valisi Reşit Akif Paşa'nın talimatı ile kurulmuştur. 1500'lü yıllardan 1900'lü yılların başına kadarki tarihi kayıtlarda, Erzurum Vilayetinin Şarki Karahisar sancağına bağlı, İskefsir nahiyesi olarak geçen Reşadiye'nin eski kuruluş merkezi bugün de tam olarak tespit edilememiştir. Reşadiyeli Prof. Dr. Ali Rıza ATASOY' un bu konuda yaptığı araştırmalara göre, eski ilçe merkezinin İskefsir kalesi denilen, Uluköy ve Keçiköy başındaki tepede Kaledüzü mevkiinde olduğu sanılmaktadır. 1664 yılında Erzurum'a bağlı iken daha sonraları Sivas Vilayetine bağlanan İskefsir, 1906 yılında bugünkü yerinde ilçe olarak kurulmuş ve İskefsir olan adı, Sultan Mehmet Reşat adına ithafen Reşadiye olarak değiştirilmiştir. Cumhuriyetten sonra Tokat vilayetine bağlanmıştır.
SULUSARAY HAKKINDA
RAKAMLARLA SULUSARAY
Kuruluş Yılı: 1990
Rakım: 1222 m
Yüzölçümü: 260 km2
İl Merkezine Uzaklığı: 69 km
Toplam Nüfus: 7.598
Köy Sayısı: 14
İLÇE TARİHİ
Sulusaray (Sebastapolis) Tokat il merkezine 69 km, Artova ilçe merkezine 30 km, Yeşilyurt ilçe merkezine 11 km uzaklıkta, 20 Mayıs 1990 tarihinde yeni ilçe olmuş yerleşim yeridir. İlçe etrafı dağlarla çevrili bir ova üzerinde, Çekerek Irmağı kenarındadır.
Antik Sebastapolis Kenti’nin kuruluşu henüz kesin olarak bilinmemektedir. Bazı kaynaklarda M.Ö.1. yüzyılda kurulmuş olduğu kayıt edilmektedir. Roma İmparatoru Trajan zamanında (M.S. 98-117) Pontus Galaticus’la, Polemoniacus Eyaletlerinden ayrılarak Capadokia Eyaletine dâhil edilmiştir. Bu konudaki kitabe Capadokia Valisi Arrian adına şehrin ileri gelenleri ve halkı tarafından dikilmiştir.
Sebastapolis kelime olarak Yunancadır. Sebasto; büyük, azametli anlamında, Polis; şehir anlamında olup, büyük azametli şehir demektir. Bazı kaynaklarda Heraclepolis olarak geçmektedir ki bu konuda şehrin kuzeyindeki Çekerek Irmağı üzerinde kurulu köprüde bir kitabe yer almakta olduğu belirtilmektedir. Heraclepolis, Herakles Şehri anlamına gelmektedir. Heracles Yunan ve Roma mitolojisinde gücü kuvveti simgeleyen yarı tanrı bir varlıktır. Bu anlamı ile Sebastapolis ile aynı manayı ifade eder.
NİKSAR HAKKINDA
RAKAMLARLA NİKSAR
Kuruluş Yılı: 1861
Rakım: 350 m
Yüzölçümü: 955 km2
İl Merkezine Uzaklığı: 56
Toplam Nüfus: 65.308
Belediye Sayısı: 6
Köy Sayısı: 83
İLÇE TARİHİ:
Yeşilin kültürle, doğanın tarihle kaynaştığı Niksar, Tokat ilinin 11 ilçesinden biridir.
Tarihi geçmişi Hititler dönemine kadar giden Niksar, İç Anadolu’yu Karadeniz’e, İran’ı İstanbul’a bağlayan yolların kesiştiği noktada yer almaktadır. Bundan dolayı tarih boyunca ekonomik ve askeri (stratejik) açıdan önemli olmuştur.
Türklerin Niksar’ı almasıyla birlikte, şehrin adına “iyi hisar” anlamındaki “Nik-hisar” adı verilmiş, daha sonra söylenişte kısalarak, “Niksar” şeklini almıştır. Niksar, tarihin en büyük dönüm noktalarından biri olan Malazgirt Savaşı’dan önce, Türklerle Bizanslılar arasında birkaç kez el değiştirmiştir.
“Danişment” lakabıyla şöhret kazanan Gümüştekin Ahmet Gazi, önce Sivas’ı, daha sonra da Yeşilırmak havzasını fethederek “Danişmentli” devletini kurmuştur. Melik Danişment Gümüştekin Ahmet Gazi, Niksar’ı fethedince, burayı devletin başkenti yapmıştır.
1840 yılında Sivas vilayetinin Tokat sancağına bağlı bir ilçe durumuna getirilmiş olup, 1861 yılında Kaymakamlık kimliği kazanmıştır.
ERBAA HAKKINDA
RAKAMLARLA ERBAA
Kuruluş Yılı: 1872
Rakım: 240
Yüzölçümü: 1111 km.
İl Merkezine Uzaklığı: 85 Km.
Toplam Nüfus: 95.611
Belediye Sayısı: 4
Köy Sayısı : 74
İLÇE TARİHİ:
Osmanlı arşivlerinde bulunan tarihi vesikalara göre, daha 18. Yüzyılın başlarından itibaren KAZA-İ ERBAA' dan söz edilmektedir. Ancak sözü edilen Kaza-i Erbaa, Sonusa, Karayaka, Taşabat ve Erek adlı dört nahiyenin meydana getirdiği bir idari yapılanmadır. Bu dört nahiyeden biri olan Erek nahiyesinin zamanla büyüyerek gelişmesi, diğer nahiyelerin yanında kendisine müstesna bir yer kazandırmıştır. Nitekim Erek nahiyesi zamanın devlet idaresinde 1872 yılında Amasya sancağına bağlı bir kaza (ilçe) olarak teşkilatlandırılmış, daha önce nahiyenin genel adı olan Erbaa adı da yeni kazanın-ilçenin adı olmuştur. Böylece 1872 yılında tesis bulunan Erbaa Kaymakamlığı, 1892 yılında Tokat'a bağlanmıştır.
ZİLE HAKKINDA
RAKAMLARLA ZİLE
Kuruluş: 1872
Rakım: 710
Yüzölçümü: 1,511 m2
İl Merkezine Uzaklık: 67
Toplam Nüfus: 54,297
Belediye Sayısı: 1
Köy Sayısı: 117
Mahalle: 24
İLÇE TARİHİ
Zile, Orta Karadeniz Bölgesinde Tokat İl Merkezine 67 Km uzaklıkta olup,Anadolu’nun en eski yerleşim merkezlerinden birisidir.
MÖ.50. yıllarında yaşayan ve coğrafyanın piri sayılan Amasya’lı STRABON; bu şehrin Ninova Melikesi SEMİRAMİS tarafından MÖ.1600 yıllarında kurulduğunu kaydeder. Bu tarihi kayda göre Zile’nin 3600 yıllık bir geçmişi bulunmaktadır.
MS.XI.YY.da Danişmend, daha sonra Selçuklu Türklerinin bilahere İlhanlıların, Ertana ve nihayet 1335’de Kadı Burhanettin’in eline geçen Zile, 1397’de Yıldırım Beyazıt tarafından Osmanlı topraklarına katılmıştır.
3600 yıllık uzun geçmişi içinde; Hitit, Frig, Pers, Pontus, Roma ve Bizans kültürlerinin tesiri altında kalan Zile’de bugün çeşitli devirlere ait olmak üzere Hititler, Selçuklular, Frigler, Persler, Romalılar, İlhanlılar, Danişmentliler, Ertanlılar ve Osmanlılara ait tarihi eserleri görmek mümkündür.
Tarihi eserler içinde Zile Kalesi, kalenin doğu yönündeki kayaların oyulmasıyla yapılan ve Roma döneminden kaldığı anlaşılan Tiyatro (Anfi tiyatro), Kalenin Kuzey-Doğu tarafında bulunan Kaya Mezarlığı, Çaypınarı, İmam Melikiddin Türbesi, Şeyh Musa Fakih Türbesi, Ulu Camii, Beyazıt-ı Bestami Camii ve türbesi, Hoca İshak Camii, Boyacı Hasan Ağa Camii, Elbaşı Camii, Çifte Hamam, Yeni Hamam, Maşat Höyük, Namlı Hisar Kalesi, Anzavur Mağaraları, Hacı Boz Köprüsü, Koç Taşı ve Kuruçay’daki Manastır harabeleri görülmeye değer tarihi eserler arasındadır.
Roma hakimiyetine karşı ayaklanan Pontus Kralı MİHRİDATE VII.’in ölümü üzerine yerine geçen oğlu II. PHARNEKE ile Roma diktatörlerinden JUL SEZAR (Julius Caesar) arasında Zile’de tarihi bir savaş yapılmıştır. Sonuçta, II.PHARNAKE’yi yenilgiye uğratan SEZAR, zaferin sevincini Zile’den Roma’ya yazdığı kısa ama anlamı büyük olan mektupla bildirmiş ve mektubundaki “VENİ-VİDİ-VİCİ” “GELDİM-GÖRDÜM-YENDİM” sözlerini bir taşa yazdırmıştır.Yakın zamana kadar Zile Kalesinde olan taşın nerede olduğu bilinmemektedir.
Zile ismi tarih boyunca Zela, Zelitis, Zelid, Anzila, Gırgıriye (Karkariye),Zeyli, Silas olarak çeşitli değişikliklere uğramıştır.
1872 yılında kaza merkezi, 1923 Mülki ve İdari taksimatında Tokat İli’ne bağlı İlçe statüsüne kavuşan Zile, 1855 ve 1922 yıllarında iki büyük yangın geçirmiştir.
Bülten