TOKAT KEBAPLARININ PATLICANLARI NİKSAR'DAN
Niksar'ın kadın çiftçileri 10 dönümlük seralarıyla ikinci fide dikimine başladılar.
Niksar’ın Dönekse Mahallesi'nde 10 dönümlük kapalı seralarda domates, patlıcan, biber çeşitleri üreten Medet ve Nur Doğan çifti, hasatlarını tamamlayıp salatalıkta ikinci fide dikimine geçtiler.
İlçenin önde gelen çiftçileri bereketli ama sıcaklardan dolayı bir o kadar da zorlu bir hasat dönemi geçirdiklerini belirterek; “10 dönüm kapalı alanda patlıcan, domates, salatalık gibi birçok çeşit sebze üretimi yaptık. Şimdi salatalıkta ikinci fide dikimlerimizi yapıyoruz bereketli bir dönem geçiririz inşallah” dediler.
Hava şartlarından dolayı güzlük dikimleri erkene aldıklarını söyleyen Nur Doğan; “Biz normalde bir önceki senelerde Ağustos ayının 15’inden sonra güzlük ürünlerimizi dikiyorduk. Ama bu sene birazcık havanın sıcaklığından ve hava şartlarından dolayı erken söküm yapmak zorunda kaldık. Bu yüzden güzlük dikimlerimizi hemen hemen bir ay öncesine almak zorunda kaldık. Seralarımızda topladığımız patlıcanları, kapya biberleri Tokat Hali'ne göndereceğiz. Şu anda yaptığımız işlem kebaplık ve yemeklik patlıcanları ayırıyoruz.
Bu sene hasat iyiydi ama sebzelerimizde bu sene sıkıntı yaşamadık dersek doğru olmaz zaten. Patlıcanlarımızı topluyoruz daha yeni başladı bunların hasadına. Seramızın içindeki patlıcanları imha edeceğiz, biberlerimizi de imha ettik, bir bölümünü. Bu seneki sıcaktan ve hava şartlarından dolayı pek verim alamadık açıkçası. Güzlüklere umutluyuz, bakalım gözlük diktiğimiz ürünlerden inşallah bir randıman alacağız” dedi.
“Serayı boş bırakmak hiç mantıklı değil”
Burası 10 dönüm kapalı sera, açıkta da arazilerimiz var. Bu sene yazlık diktiğimiz ürünlerde çeşit olaraktan domates, patlıcan, biber (kapya, dolma biber, demre, Köylü biberi, kıl biber) hepsini çeşitlendirdik. Salatalığımız hakeza vardı. Ama işte dediğim gibi bu sene bütün çiftçilerimizin aynı sorunları vardı başında açıkçası. Fidelerde biraz uygunsuzluk oldu en başta, fide alımlarında birazcık sıkıntı yaşadık. Sonradan işte hava şartlarından dolayı işte virüsler, şunlar bunlar derken açıkçası kullandığımız hani ilaçların da çok fazla yüklenmek istemedik. Biz biraz hani organik yapmaktan yana olduğumuz için hani çok fazla sağlık açısından düşündüğümüz için çok fazla ilaca yüklenmek istemedik. Bu yüzden biz söküm işlemlerimizi erken bir zaman aldık. Bu seneki en verim alamadığımız şey biber çeşitlerimiz oldu. Çünkü diktiğimiz aşamadan son aşamasına kadar kök boğazı çürüklüğü yaşadık. Onunla baş etmeye çalışırken işte fidelerimiz geriledi. Hasat zamanına denk geldiği zaman fidelerimize uygun olmadığı için söktük, yeniden diktik. Yani ben bu sene mesela beş kere salatalık diktim hani en sonunda işte geçen hafta bozmak zorunda kaldım maalesef. Aslında ürünlerimizi kademeli kademeli diktiğimiz zaman daha faydası oluyor. Çünkü bir ürün bitmesine yakın diğer ürün çıktığı için hani devamlı sofrada üretim olmuş oluyor açıkçası seralarımızda. Serayı boş bırakmak açıkçası hiç mantıklı bir şey değil. Yaz kış içinde ürün yetişiyor. Her şekilde ürün yetişiyor. Serada marş naylonu toprağı hem sıcak tutuyor hem de attığın gübreler, şunlar bunlar daha toprakta daha randımanlı kalıyor rutubetli ortam olduğu için. Özellikle salatalık, patlıcan bu tür sebzeler suyu da çok sevdiği için suyu da içinde çok barındırıyor. Ben de bu sene açıkçası hani güzlükte salatalığı yükleneceğim için rutubetli ortamı da sevdiği için salatalık marş naylonunu uyguladım. Hani bunlar tek kullanımlık olmuyor. Ama bu seneden sonra artık yenilemek gerekiyor. Ben şimdi buralara fidelerimden de dikeceğim bazı seralarıma fide olarak dikeceğim. Bazı seralarıma da hesaplayıp tohumları direkt toprağın içine koyacağım. O yüzden de kademeli kademeli üretim olmuş olacak” dedi.
“Mart ayına kadar salatalık üretmeyi hedefliyoruz”
Doğan gerek salatalıkta gerekse biberde birçok çeşit ürün çeşidi yaptıklarının altını çizerek; “Yemelik, turşuluk gibi salatalıklarımız var. İkinci fide dikimlerimizi yapıyoruz, viyollere diktik. Bunlar yaklaşık bir 15 ila 20 gün oldu bu hale geldi. Bunların bir kulak daha çıkmasını bekleyeceğiz Yani yerlerimiz hazır oldu etti diyene kadar bunlar dikim aşamasına gelmiş olacaklar zaten direk deliklere tohumlarını dikeceğiz. Hemen hemen dikimle hasat arası yaklaşık bir ay olacağı için önümüzdeki kış boyunca inşallah Ocak, Şubat’a kadar ya da Mart’a kadar hedefimiz salatalık üretimine devam etmek. Havalar istediğimiz gibi birazcık serin giderse bundan sonraki aşamalarda hedefimize ulaşacağız inşallah. Şu anda hedefimizde sadece salatalık var. Çünkü güzlük ürünlerde biber yetiştirmek çok zor olabiliyor açıkçası. Havanın hani müsaade ettiği sürece sera içindeki sıcak ortamda olduğu için kışın da zaten hani bunlar biraz kışlık ürüne de giriyor açıkçası dayanım açısından. Bu sebepten salatalığı tercih ettik” diye konuştu.
“Çirkin domatesler çok leziz”
Nur Doğan, domates üretiminde de gayet iyi sonuçlar aldıklarını belirterek; “Normalde burası üç dönüme tekabül ediyor domates seramız. Gördüğünüz gibi bunlar da tepe vurma işlemini biz normalde hani 13-14-15’nci salkımda yaparken biz bu sene bunu 10-11’nci salkımda bırakmak zorunda kaldık. Çünkü bitkiyi yukarıya doğru büyüttükçe domateslerim küçük kaldı. Tepeyi vurduktan sonra domateslerim irilmeye başladı. Görüldüğü gibi domateslerim bu şekilde. Biz haftada iki sefer hasadını yapıyoruz. Normalde de üç dört aya kadar hasadımız devam edecek inşallah. Yani bu büyük bir ihtimalle yani son hasadımızı biz Ocak ayına kadar devam ettirmeyi planlıyoruz açıkçası. Bakalım yani eğer olursa olacak olmazsa daha erken bir zamanda hasadımızı bitirmiş olacağız. Yani sofralık domates bunlar, bunlar dalında kızarma domatesler. İçlerinde hiçbir şekilde hamlık yok bir şeylik yok. Çekirdek oranı da gayet güzel. Bu domatesin içinde açıkçası babadan kalma ata tohumlarım da var ama hani onların sırasını pek karıştırdık biz açıkçası dikerken onları aralıklarla dikildi. Pazartesi ve Cuma pazarındaki tezgahımda ben özellikle müşterilerime onları iletiyorum. Bunlar ata tohumudur diyorum hatta ben onları çirkin domates lakabını da koydum. Bunlar mesela normalde hibrit domates tohumu. Diğerlerinin de buraları biraz daha böyle damarlı damarlı oluyor ama iç lezzeti aynı bunlar gibi. Gördüğünüz gibi domatesin içinde hiçbir şekilde bir damar ya da yeşillik yok. Mümkün olduğu kadar diğer ürünlerimde olduğu gibi organik yapmaya çalışıyorum. İlaç oranını çok az tutmaya çalışıyorum. İnşallah böyle de devam edecek diyorum” şeklinde konuştu.
Zeynep Nur KAYMAK - Niksar Danişmend (Özel Haber)