KOMİSYONCU İSMAİL ÖZDURHAN (KADİFE)
Komisyoncu Sadi Turhan ile 16.03.2022' de Tokat Yenihal'de emekli eğitimcilerimiz Salih Bilgilioğlu ve Mehmet Yorulmaz'ın da hazır bulunduğu görüşme
Komisyoncu İsmail Özturhan'ın oğlu Sadi Özdurhan 1964 Tokat doğumlu. İlkokulu Namık Kemal İlkokulu'nda ortaokulu Devrim (Plevne) Ortaokulu'nda tamamlamış. Askere gidinceye kadar babasının yanında çalışmış. 1983 yılında Müberra Hanım ile evlenmiş. Askerliğini 1985-1986 yılları arasında Bitlis' te yapmış. Murat (1984),İsmail (1987) adlarında iki evlat sahibi.
Mustafa Özdurhan, 1967 Tokat doğumlu. İlkokulu Namık Kemal İlkokulu'nda, ortaokulu Plevne Ortaokulu'nda tamamlamış. Askerliğini Bolu ve Mardin/ Midyat'ta yapmış.1986 yılında evlenmiş, bir erkek iki kız evlat sahibi.
Komisyoncu İsmail Özturhan 1927 yılında Tokat'ta doğmuş. İlkokul mezunu. Askerliğini 36 ay Sarıkamış' ta yapmış. Abide Hanımla (1939 – 2010 )evlenmiş. Bu mutlu yuvadan 1964 de Sadi 1967de Mustafa doğmuş.
Biz sözü Sadi Özdurhan'a bırakalım: “Anneden dedem Hacı Ali Epengin (1904-1980) de önceden yemenicilik yapmış askerden gelince Taşhan 'da o da sevkiyatçılığa başlamış. Babamdan dedem Adem Özturhan (1902 1948) Balkan göçleri sırasında 1915' de o zaman Osmanlı Devletinin büyük vilayetlerinden biri olan Selanik' e bağlı Kavala şehrinden Türkiye'ye gelmiş. Devletimiz aileye Kâbe-i Mescit Mahallesi'nden bir ev ile Taşlıçiftlik Köyü'nden tarla vermiş. . Ayşe Ninem de 93 Harbi denilen 1877-1878 Osmanlı Rus Harbi sırasında (1905-1973) Erzurum Horasan' dan Tokat'a göç eden bir ailenin kızı.
Babam askere gidinceye kadar o zamanın değerli mesleklerinden biri olan yemenicilik yapmış. Asker dönüşü Taşhan da işe başlamış.30 yaşında Abide Hanım (1939-2010) ile evlenmiş. Askerliğini 36 ay Sarıkamış'ta komisyoncu arkadaşlarından Analı Mehmet Altındilek'le beraber yapmışlar. Ben 1986 yılında Bitlis'te askerken babamın vefatını öğrendim. Ama terör sıkıntısından dolayı izin alamayınca cenazeye gelemedim.
Taşhan da iken ben altı yaşındaydım. Hamallar sebze ve meyve taşımak için kullanılan iki lastik tekerlekli araba ile beni evden alır Taşhan' a getirirdi.Tabi en çok hoşuma giden taptaze ,gevrek bol susamlı simitler ve yağlılardı. “kaynar kaynar yağlı “ diye bağıran satıcıların kollarındaki camekânlarındaydı gözüm. Büyüdükçe ve işi öğrendikçe anladım ki şehrin oldukça canlı bir ticaret merkeziydi Taşhan. Sabah erken saatlerde başlayan hareketlilik adeta bir insan seli gibiydi. At arabalarıyla, eşeklerle sebze ve meyve getirenler, mal almak için komisyoncuları tek tek gezen müşteriler, zar zor dönüp mal boşaltan ya da yüklenen küçük tonajlı kamyonlarla renkli bir yerdi. Taşhan'ın hemen arkasında bir muhafız gibi duran kaleye çıkıp arı kovanına benzeyen bu insan topluluğunu bir seyretmek gerekirdi. O dönemlerde babam pazarlara çok giderdi. Daha çok Sivas'a mal yapardık Taşhan'a gelen malların çoğunu Komisyoncu İhsan Toker toplar ve Sivas'a gönderirdi.
Babam biraz sinirliydi. Hesabını iyi yapardı. İlkokul mezunu olmasına rağmen yazısı çok güzeldi. İşinde ve giyiminde çok titizdi. Çok sigara içerdi. Burada kardeşim Mustafa ile babamızın bize bıraktığı işi devam ettiriyoruz.